93. yıl dönümünü andığımız Çanakkale kara savaşları konusunda toplumumuzda bir ikilem olduğunu gözlemlemekteyim...
Bir yandan ünlü şairimiz Mehmet Akif Ersoyun batılılara kin kusan mısralarıyla galeyana gelirken diğer yandan ölen anzak askerleri için resmi törenler yapmamız, bu savaşın tarihteki en centilmen savaş olduğuna inanmamız bana çok büyük bir çelişki içerisinde olduğumuz izlenimi vermektedir....
Eğer şu dizelere biat ediyorsak batılılara karşı görüşümüz sabit olmalı;
Ne hayâsızca tahaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde - gösterdiği vahşetle "Bu: bir Avrupalı"
Dedirir - yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!
Eski Dünya, Yeni Dünya, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.
Yedi iklîmi cihânın duruyor karşında;
Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler, rengârenk.
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi Yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani tâûna da züldür bu rezil istîlâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-u asil,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyla sefil,
Kustu Mehmed'ciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Bence bu savaş bir centilmenler savaşı değildir.....Ünlü şairimizinde bir çok dizesinde belirttiği gibi vahşi ve kalleş Avrupalıyla yüce Türk milletinin savaşıdır.... ortada bir centilmenlik varsa biliniz ki bunu Türk tarafı yapmıştır ki yapılmasınıda doğru bulmuyorum açıkçası...
Ne alaa ne güzel... adamlar beni tarihten silmeye gelecekler, yaklaşık 250 bin askerleri geberecek... bir o kadar da biz şehit vereceğiz.. sonra birkaç münferit centilmen davranışlarından ötürü vahşi batılıları centilmen ilan edeceğiz....
Yok öyle yağma...
Onlar benim ve insanlığın hep düşmanıydılar, hep düşmanım olarak kalacaklar....
Saygılarımla...